Profil

Mustafa UĞURLU

Küçük yaşlarda başlayan çizgilere basmadan yürüme hastalığı (!) gittikçe çevredeki şekillere, renklere dikkat etme onları hayalimde tasarlama boyutlarına ulaştı.

Çevremdeki her şeyi şekillendirme ve konumlandırma uğraşı içinde buldum kendimi.

Lise yıllarında sınıf gazetesi, okul dergisi çıkarmak tasarım alanında somut eserler ortaya koymama vesile oldu. Microsoft Office’in imkanlarını kullanarak tasarımlarımızı yaptık, okulumuzdaki baskı makinesinde dergimizi bastık. Bu aynı zamanda matbaacılığı kenarından köşesinden tanımamı sağladı. Üniversite yıllarında tatilde gelir elde etmek için bir reklamcıda çalışmak sektörü az da olsa tanımak demekti benim için.

Sonrasında az çok gelir elde ederek yahut karşılıksız birçok tasarım yaptım. Özellikle sivil toplum kuruluşlarına birçok ücretsiz iş yaptım. Bunlar maddi kazanç değil ama birikim olarak bana çok şey kattı.

Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyim. Edebiyat öğretmeni olduğum için değil, kitaba tutkun olduğum için edebiyat öğretmeniyim. Evet, kitap her yönüyle benim için bir tutku. Kitaba olan ilgim sadece içerikleriyle sınırlı değil. Kitapların kapak tasarımları, baskı kalitesi, kağıdın cinsi, fontu, baskısı da bir kitabı değerlendirirken ölçütlerimden biri.

Belki de bu yüzden geleneğimizde kitap sanatlarının temelini oluşturan Hüsn-i Hat sanatına merak saldım ve uzun yıllar ders aldım. Bunun yanı sıra geleneksel sanatların bir çoğu ile ilgili bilgi edindim.

Sanata olan bağlılığım sadece görsel sanatlarla sınırlı kalmadı. Müziğe karşı olan tutkum birçok müzik enstrümanına ilgi duymamı sağladı. Bağlama ile başlayan maceram ney, gitar, bendir, ud ile devam etti.

Hiçbirinde kendimi olmuş göremiyorum ancak duygularıma tercüman olacak derecede icra edebildiğimi söyleyebilirim.

Tüm bu ilgilerim, tutkularım, bilgilerim grafik tasarımda alanında beni farklı bakış açılarına kavuşturdu. Farklı disiplinleri bir potadan eritip daha güzel eserler vermem için bana yardımcı oldu.